Yalnızca AKP milletvekilleri değil, AKP İl ve İlçe teşkilatı mensupları da pazar yerlerine gidemez oldular. Artık, kalabalık olan, işçi ve emekçi yoğun şehirlerde sokağa çıkamıyorlar. Hatta bazı yerlerde bazı AKP teşkilat üyeleri AKP’li olduğunu söyleyemez oldu.
Peki, ne oldu da bu seviyeye
düştüler?
Sorun sadece ekonomik krizin
olması değil, krizin çok uzun sürmesiydi. Bu durumu AKP yönetimi biliyordu; yaşanan
kriz çok uzun sürecekti. Fakat onların beklediği durum farklıydı: Kurbağa
misali, yokluğa ve fakirliğe yavaş yavaş alıştırılan halk, bu krizi doğal ve
kader olarak görecekti. Bekledikleri kısmen olmuştu ama sonra halk birden uyandı,
başta emekli olmak üzere gençler isyan bayrağını açtı. Bazı yerde sendikalar,
tepe yönetiminin baskısıyla susmuş olsa da, sendika içleri fokur fokur
kaynamaya başladı.
Sorun sadece krizin derinleşerek
devam etmesi değildi. Baskı ve psikolojik savaş da bu duruma etki etti. Devlet
şu an ağırlıklı iktidar güdümüne girmiş polis mensupları, iktidar güdümüne
girmiş din görevlileri ve kırsal kesim temsilcileri olan öğretmen(iktidar yandaşı
sendikaya mensup) ve muhtarlara teslim edilmiş durumdadır.
Ülkenin kırsal kesiminde çalışan
öğretmenlerin önemli bir kısmı iktidar yandaşı sendikaya mensup kişilerdir.
Aynı kırsal kesimde propagandacı din görevlisi yoksa bile, hemen hemen tüm köy,
kasaba ve ilçede ezanlar ilçe merkezindeki müftülük kontrolüyle çalışan kişilerce
okunmaktadır. Cuma hutbeleri merkezi okunmaktadır. Sabah ezanı merkezi
okunmaktadır. İmamlar ne iş yapar? İktidar için misyonerlik yapan imam sayısı
azımsanmayacak kadar çoktur.
Kırsal kesimi bu şekilde kontrol altına
alan iktidar, var gücüyle şehir merkezlerine yüklenmektedir. Özellikle polis ve
istihbaratçı çokluğuna ek olarak, askeri teşkilatların da siyasal güdüme girmesiyle,
iktidar şehir merkezlerinde tam bir baskı düzeni kurmuş durumdadır.
Müdahalesiz bir seçim olur mu,
bilemem! Ama olursa, iktidar partisi en faza %20 oy alır. Fakat öyle bir baskı
ve korkutma politikası devreye alınmış durumda ki, insanlar fikir beyan
etmekten çekinir oldular. O nedenle anketlerde CHP %36, AP %30 çıkıyorsa,
bilinsin ki CHP %40 ve üstü, AKP en fazla %20’dir. Fakat seçime doğru iktidar
her yönden propaganda araçlarını devreye sokacaktır.
Şu an özellikle emeklilerin isyanı
muhalif medyada manşetlere taşınıyor. Asgari ücretli de sanki hiç yokmuş,
yaşamıyormuş gibi sessiz. Çok uzun zamandır bu durum bu şekilde devam ediyor;
artık düşük parayla yaşam kanıksanmış durumdadır; iktidar buna “şükür” siyaseti
demektedir.
Sonuç ne olur: İktidar erken seçime
yaklaşmak üzereydi. MB’nın kasasında para birikmiş, Piyasalar da rutine
çıkmıştı. Tam o sırada İmamoğlu isyanları başladı. Görünen MB’nın 50 milyar
dolar para yakmasıydı ama görünmeyen kısım duran ara ticaret, iptal edilen ticaret,
şirket batma veya iflasları, şirketlerin başka ülkelere taşınması ve borsa kayıpları
hesaba katılınca adeta 150 milyar doları geçkin parasal kayıp ortaya çıkıyordu.
Bu kayıp artık para yerine zor konur. İktidar erken seçimi unuttu. Bu defa
seçim zamanına kadar yine para biriktirmeye çalışacaktır. Ne kadar biriktirir,
bilinmez ama seçim zamanı yaklaşırken fakirliği kanıksamış olan kesime %100 zam
furyası başlayacaktır.
O furyadan sonra alt seviyede
yaşamı kanıksamış olan emekli ve asgari ücretli kendini zengin görecektir. Kamu
kurumları ve içi boşaltılan varlık fonu şirketlerinin piyasaya yüklenmesiyle borsa
sahte ve geçici yükselir, döviz düşüşe geçer… Bu durum havuz medyasında
propaganda edilir ve o isyanda olan kesim bir gecede oy tercihi değiştirir.
Bunu CHP yönetimi bilmez mi?
Bilir. Neden ona göre propaganda yapmaz? Veya şöyle soralım: CHP Yönetimi,
yalancı bahar siyasetine karşı nasıl bir propaganda yapacak? O propagandalar
kaderimizi belirleyecektir.
Şu anki CHP Yönetimi( Ki, umarım bir
daha sonsuza kadar Kemal Kılıçdaroğlu’nu CHP başında görmeyiz) çok doğru bir
yol izliyor. Bataklığa düşmüş olan iktidarın oradan çıkmaması için aralıksız
mitingler yapıyor ve halkı dinamik tutuyor. Umarım ve isterim ki, CHP Yönetimi
daha da çeşitli ve derin politikayla yoluna devam eder. Sokağa çıkamaz olmuş
iktidar partisi mensuplarının nefes almasına izin vermez…
Yazar Sayfası: Yazarın Köşesi:
/ Tarih: 14.06.2025 12:10:55 / Okunma = 6282