CHP’nin tutuklu cumhurbaşkanı adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul’un kurtuluşunun 102’nci yıl dönümü kutlamalarına Silivri’deki cezaevinden mesaj gönderdi. İmamoğlu, “Türkiye Cumhuriyeti’nin kurtuluş ve kuruluş mücadelesinin değerini bilmeyenler, anlamını kavramayanlar, geldikleri gibi giderler. Milletin vermediği meşruiyeti başka devletlerden almaya çalışanlar, geldikleri gibi giderler. Sandıktan kaçıp dış güçlere verdikleri tavizlerle koltuklarını korumaya çalışanlar, geldikleri gibi giderler” dedi.
İBB, 4 yıl 10 ay 23 gün süren düşman işgalinin ardından Başkomutanlığını Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yaptığı, Şükrü Naili Paşa komutasındaki Türk ordusu tarafından 6 Ekim 1923’te işgal güçlerinden geri alınan İstanbul’un kurtuluşunun 102’nci yıldönümünü, Artİstanbul Feshane’de 4-6 Ekim tarihleri arasında düzenlenen etkinliklerle kutladı. Kutlamaların final günü Gece Yolcuları grubunun performansıyla başladı. Konser sonrasında sunucu Tuğrul Tuna, CHP Genel Başkanı Özgür Özel ile CHP’nin Silivri’de tutuklu bulunan cumhurbaşkanı adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun mektubunu okudu.
Mesajında Atatürk ile tüm şehitleri ve gazileri anan İmamoğlu, şunları kaydetti:
“İstanbul öyle bir şehirdir ki teslim olmaz, boyun eğmez, direnir. İstanbul bağımsızlığın şehridir. İstanbul özgürlüğün, umudun şehridir. İstanbul, işgal edilmiş ama diz çökmemiş, başı öne eğilmemiş bir şehirdir. İstanbul biat etmeyenlerin şehridir. Bundan 102 yıl önce de kıyılarındaki işgal donanmasına, sokaklarındaki işgalci askerlere rağmen İstanbul umudunu hiç kaybetmedi. En umutsuz günlerde bile özgürlük ve bağımsızlık fikrinin, milli mücadele ateşinin ışığı İstanbul’da hiç sönmedi. Kurtuluşun ve bağımsızlığın savaşı, İstanbul’dan Anadolu’ya yayılan bir büyük güç ve enerjiyle başladı. Mustafa Kemal, Samsun’a doğru yola çıkarken özgür ve mutlu İstanbul’la yeniden buluşacağını, bu topraklarda artık cumhuriyet yolculuğunun başlayacağını çok iyi biliyordu çünkü bu aziz milleti çok iyi tanıyor ve yürekten güveniyordu. Kurtuluşun ve kuruluşun ruhu, bir asırdır milletimizin benliğinde aynı kuvvetle yaşamaya devam etmektedir. O nedenle milletin iradesini yok sayan hiçbir kuvvetin bu ülkede kalıcı olma şansı yoktur.
“Daima özgür ol İstanbul”
Hangi yolla olursa olsun, bu büyük millete kendi iradelerini dayatmaya kalkanlar, her zaman geldikleri gibi giderler. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurtuluş ve kuruluş mücadelesinin değerini bilmeyenler, anlamını kavramayanlar, geldikleri gibi giderler. Milletin vermediği meşruiyeti başka devletlerden almaya çalışanlar, geldikleri gibi giderler. Sandıktan kaçıp dış güçlere verdikleri tavizlerle koltuklarını korumaya çalışanlar, geldikleri gibi giderler. Millet, kendisine değer vermeyeni, hukuku tanımayanı, adaleti çiğneyeni eninde sonunda gönderir. Yine öyle olacak. Millet iradesini tanımayan bir avuç insan gidecek, 86 milyonun birliği ve kardeşliğiyle aydınlanan, güzel günler gelecek. ‘Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için varız’ diyerek birbirimize sımsıkı sarılacağız ve bir daha asla hiçbir güç aramıza nifak sokamayacak. Bir bayram sabahına uyanır gibi mutlu, huzurlu, kardeşçe bir hayatı; adaletin ve hürriyetin hâkim olduğu bir Türkiye’yi hep birlikte kuracağız. Her şey çok güzel olacak. Kurtuluşun kutlu olsun İstanbul. Daima özgür, daima mutlu ol.”
Aslan: Bizler emanete gözü gibi bakanlarız
Manuş Baba konseri öncesinde konuşan İBB Başkanvekili Nuri Aslan da özetle şunları söyledi:
“Bizler, Boğaz’ın 4 muhafızı Telli Baba’nın, Yuşa Hazretlerinin, Aziz Mahmud Hüdayi Hazretlerinin, Yahya Efendi’nin yolunu sürenleriz. Fatih Sultan Mehmet Han’ın fethedip bizlere miras bıraktığı bu kadim kentin evlatlarıyız. Bizler, İstanbul’un muhafızı Ekrem İmamoğlu’nun yol arkadaşlarıyız. Emanete gözü gibi bakanlarız. O emanet, burada bulunan herkese 102 yıl önce verildi. Bizler, Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kağnılarla, sırtında yavrusuyla cepheye silah taşıyan analarımızın, bu yolda şehit düşen aziz kahramanlarımızın emaneti olan cumhuriyetimizi ilelebet koruyacağız. İstanbul’umuza gözümüz gibi bakmayı sürdüreceğiz. 7’den 70’e herkesi düşüneceğiz. Bir kişiyi bile geride bırakmayacağız. Dünden daha hızlı koşmaya, herkesin elinden tutmaya devam edeceğiz. Çünkü bizler, bu kentin muhafızıyız. Bizler, Fatih’in torunları, Atatürk’ün çocuklarıyız. Bizler, ülkemizi en çok sevenleriz.”