Ankara'da evine ziyarete gelen eşinin 15 yaşındaki kuzenini cinsel istismara maruz bıraktığı iddiasıyla yargılanan sanık Hasan I’ya verilen 12 yıl hapis cezası istinafın "hukuka aykırı delil elde edilmesi'' gerekçesiyle bozmasının ardından ilk derece mahkemesi kararında direndi. Sanık Hasan I, "çocuğun cinsel istismarı" suçundan yine 12 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Olay tarihinde 15 yaşındaki S.Ö, annesi ile birlikte 2023 yılının Mart ayında Aksaray’dan Ankara’ya teyzesini ziyarete gitti. Burada yatılı olarak kaldıkları günün gecesinde sanık Hasan I. herkes uyuduktan sonra S.Ö’yi cinsel istasmara maruz bıraktı.
Mağdur çocuk ile arasında yaşanan arbede sırasında sanık Hasan I. mağdur çocuğa tekme attı. Mağdur çocuğun ağlaması üzerine mutfağa götüren sanık Hasan I. “Çok güzelsin, pişman değilim. Yine olsa yine yaparım” dedi. Ertesi sabah olayı teyzesine anlatması üzerine eşi ile konuşan H.I, ''Nefsime hakim olamadım'' dedi.
Ses kaydında istismarı kabul etti
Mağdur çocuğun annesi de olaydan bir süre sonra sanık Hasan I’yı arayarak neden böyle bir şey yaptığını sordu. Anne Ç.D. bu sırada ses kaydı aldı ve ardından sanığın olayı inkar etmediği ses kaydı ile suç duyurusunda bulundu. Söz konusu ses kayıtlarında anne Ç.D’nin “Neden yaptın?” sorusunu sanığın “Bir sebebim yok” şeklinde yanıtladığı kaydedildi. Hazırlanan iddianamede sanık H.I’nın ''sarkıntılık yapmak suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçunu ve cinsel taciz'' suçunu işlediği ve cezalandırılması istendi.
Mağdur kız çocuğu olay sonrası intihar girişiminde bulundu
Mağdur kız çocuğu olay sonrası ise intihar girişiminde bulundu. Üç gün yoğun bakımda kalan mağdur S.Ö, tedavisinin ardından taburcu edildi. Adli Görüşme Değerlendirme Raporunda da mağdur kız çocuğunun tutarlı ve istikrarlı yanıtlar, çelişkisiz beyanlar verdiği kaydedildi.
Sanık Hasan I. hakkında 15 Mart 2024 yılında “sarkıntılık yapmak suretiyle çocuğun cinsel istismarı, çocuğa karşı cinsel taciz” suçlarından Ankara 31. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Mahkeme ise 18 Nisan 2024 tarihinde görevsizlik kararı verdi. Bunun üzerine dava Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Kız çocuğunu suçlayıcı ifadeler
Yargılama sırasında sanık duruşmadaki ifadelerinde suçlamaları reddetti ve mağdur kız çocuğunu ''Birden fazla erkek arkadaşı olma gibi huyları vardı” diyerek suçladı. Ses kayıtlarının sorulması üzerine sanık Hasan I. ''Bana neden böyle sorular sordular. Sebebini bilmiyorum'' şeklinde yanıt verdi. Yargılama sonucunda sanık H.I. hakkında 12 yıl hapis cezası verildi.
İstinaf, ses kaydını ''hukuka aykırı'' buldu
Sanık avukatı ise kararı istinafa taşıdı. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Ceza Dairesi, kararı “hukuka aykırı yöntemle elde edilen delile dayanılarak hüküm kuruldu” diyerek bozdu ve dosyayı ilk derece mahkemesine geri gönderdi.
Yerel mahkeme kararında direndi ve 12 yıl hapis cezası verdi
Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi, yeniden yargılama sonucunda “suç tarihinde 15 yaşında olan çocuğun direncinin kırıldığı, karşı koymasının engellendiği, dolayısıyla eylemin ani olduğunun kabul edilemeyeceği, sarkıntılık düzeyini aştığı, tarafların akraba olmaları nedeniyle sanığın mağdurun yaşını bildiği anlaşılmakta” diyerek çocuğun cinsel istismarı suçundan 12 yıl hapis cezası verdi.
“Cinsel istismar suçlarında başka türlü delil elde etme imkanı zaten yoktur”
Mağdur kız çocuğunun avukatlarından Kübra Ekmen, süreci ANKA Haber Ajansı’na değerlendirdi. Ekmen, şunları kaydetti:
''Başka yolla delil elde edilme ihtimali olmadığı sürece hukuka aykırı yolla elde edilmiş ses kayıtları delil olarak kabul edilmektedir. Özellikle cinsel istismar suçlarında başka türlü delil elde etme imkanı zaten yoktur, bu suçlar kapalı kapılar ardında iki kişinin baş başa olduğu yerlerde gerçekleşen suçlardır zaten. Fakat istinaf mahkemesi yüksek yargı olduğu halde sanığın yerine geçerek tabiri caizse, sanığı gözeterek ve erkek adalet sisteminin bir sonucu olarak böyle bir bozma kararı veriyor. Devamında mahkemede yargılama yapılıyor ve ağır ceza mahkemesi aynı kararı veriyor. Dayandığı gerekçelerde mağdurun tutarlı, çelişkisiz, istikrarlı anlatımlarını gözetiyor. Biz bu istinaf mahkemesi kararının kadınların adalet arayışında, hak arayışında ne kadar zorlandığını gösteren bir karar olduğunu düşünüyoruz. Ancak aynı oranda yerel mahkemenin mağdur çocuğun beyanlarını gözeterek çocuğu önceleyerek verdiği kararın da bir o kadar önemli olduğunu düşünüyoruz. Çünkü 15 yaşındaki bir çocuk yargılama gibi zor bir süreci göze alarak bir adalet arayışına girdi. Bu adalet arayışının sonucu ve tatmin edilen adalet duygusu hem toplumsal hem de çocuk açısından kişisel sonuçları olacak bir karardır.''