İsrail ve İran, çatışmaların altıncı gününde karşılıklı füze saldırılarına devam ediyor. ABD Başkanı Donald Trump ise Tahran'a “kayıtsız şartsız teslim ol” çağrısı yaptı.
İsrail, İran'ın nükleer silah geliştirmenin eşiğinde olduğu sonucuna vardığını açıklamasının ardından 13 Haziran Cuma günü, İran'a karşı şimdiye kadarki en büyük hava saldırısını başlattı. İran’ın da İsrail’e yönelik misilleme saldırılar düzenlemesiyle iki ülke arasındaki çatışma, altıncı gününe girerken; İsrail ordusu, bu sabah İran tarafından İsrail'e iki füze fırlatıldığını açıkladı. Bu açıklamanın ardından Tel Aviv’de patlamalar duyulduğu kaydedildi.
İsrail, Tahran'ın güneybatı bölgesinde yaşayanlara bölgeyi boşaltmaları çağrısında bulunduktan sonra İsrail Hava Kuvvetleri, bölgedeki İran askeri tesislerini vurdu. İran basını ise İsrail'in, Tahran’ın doğusunda İran Devrim Muhafızları'na bağlı bir üniversiteye saldırdığını duyurdu.
İranlı yetkililer, çoğu sivil 224 kişinin öldüğünü bildirirken; İsrail 24 sivilin öldüğünü açıkladı. Her iki ülkenin sakinleri tahliye edildi ya da kaçtı.
Öte yandan, ABD Ulusal İstihbarat Direktörlüğü, İran'ın Orta Doğu'daki en fazla balistik füzeye sahip olan ülke olduğunu açıkladı. ABD, İran balistik füzelerinin, İsrail ve diğer potansiyel bölgesel hedeflere karşı önemli bir caydırıcı ve misilleme gücü olduğunu belirtti.
Trump: “Sözde 'Dini Lider'in tam olarak nerede saklandığını biliyoruz; onu ‘şimdilik’ öldürmeyeceğiz”
ABD Başkanı Trump, dün sosyal medya üzerinden, “ABD'nin sabrının tükenmekte olduğu” uyarısında bulundu. Trump, İran’ın Ruhani Lideri Ayetullah Ali Hamaney'i “şimdilik” öldürmek gibi bir niyetinin olmadığını söyledi. ABD basınında Trump’ın bu yorumları, ABD'nin müdahalesini derinleştirip derinleştirmeyeceğini tartarken, İran'a karşı daha agresif bir tutum takınacağına işaret etti.
Trump, “Sözde 'Dini Lider'in tam olarak nerede saklandığını biliyoruz. Onu dışarı çıkarmayacağız (öldürmeyeceğiz), en azından şimdilik ... Sabrımız tükeniyor" diye yazdıktan üç dakika sonra yine sosyal medya hesabından, İran’a yönelik “Kayıtsız şartsız teslimiyet” ifadesini kullanarak çağrıda bulundu.
ABD yönetimi, İran’a “doğrudan saldırma” konusunu da görüştü
ABD ve Batı medyasında yer alan haberlere göre, Trump'ın, ABD'nin yakın müttefiki İsrail ile İran arasındaki çatışmayla ilgili zaman zaman çelişkili ve şifreli mesajlar vermesi Orta Doğu’daki krizle ilgili belirsizliği derinleştirdi. Trump'ın kamuoyuna yaptığı açıklamalar, askeri tehditlerden diplomatik açılımlara kadar geniş bir yelpazede yer aldı.
Batı medyasına konuşan ABD’li bir Beyaz Saray yetkilisi, Trump ve ekibinin, “İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırılarda İsrail'e katılmak da dahil olmak üzere çok sayıda seçeneği değerlendirdiğini” dile getirdi. Yetkili, Trump'ın, dün İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile telefonda görüştüğünü söyledi.
Yetkili ayrıca, Trump'ın dün öğleden sonra Ulusal Güvenlik Konseyi ile İran-İsrail çatışmasını görüşmek üzere 90 dakikalık bir toplantı gerçekleştirdiğini bildirdi ancak toplantıya ilişkin ayrıntıları paylaşmadı.
ABD, Orta Doğu’ya daha fazla savaş uçağı gönderiyor
Batı medyasına konuşan diğer üç ABD'li yetkili ise, ABD'nin, “Orta Doğu'ya daha fazla savaş uçağı gönderdiğini ve diğer savaş uçaklarının konuşlandırılmasını genişlettiğini” söyledi. ABD, şu ana kadar İran'la yaşanan çatışmada, İsrail'e atılan füzelerin düşürülmesine yardımcı olmak da dahil olmak üzere sadece “dolaylı adımlar” attı.
ABD istihbarat raporlarına erişimi olan bir kaynak, “İran'ın bazı balistik füze rampalarını hareket ettirdiğini, ancak bunların ABD güçlerini mi yoksa İsrail'i mi hedef aldığını belirlemenin zor olduğunu” belirtti.
Starmer: “ABD'nin çatışmaya girmek üzere olduğuna dair bir işaret yok”
Ancak Trump'ın erken ayrıldığı Kanada'daki G7 Zirvesi’nde konuşan İngiltere Başbakanı Keir Starmer, “ABD'nin çatışmaya girmek üzere olduğuna dair bir işaret olmadığını” açıkladı.
Hamaney’in en yakın güvenlik danışmanları öldürüldü
ABD basınında yer alan haberlere göre, Hamaney'in başlıca askeri ve güvenlik danışmanları, İsrail saldırılarında öldürüldü. Buna göre İran’ın Ruhani Lideri Hamaney’in yakın çevresinin daraltıldığı kaydedilirken; bu durumun İran için stratejik hata riskini arttırdığı ifade edildi.
İran medyasının bildirdiğine göre, ülkenin siber güvenlik komutanlığı yetkililerinin iletişim cihazları ve cep telefonlarını kullanması yasaklandı. İsrail, İran'ın dijital altyapısına karşı “büyük bir siber savaş” başlattı.
Hamas'ın, 7 Ekim 2023'te İsrail'e saldırarak, Gazze’deki katliamı “tetiklemesinden” bu yana İsrail, Gazze'deki Hamas'tan, Lübnan'daki Hizbullah'a, Yemen'deki Husilerden Irak'taki milislere kadar “İran'ın Orta Doğu’daki vekilleri” olarak görülen gruplara saldırdıkça Hamaney'in bölgesel etkisi azaldı. İran'ın yakın müttefiki Suriye'nin, eski otokratik Devlet Başkanı Beşar Esad da 8 Aralık’ta radikal İslamcı muhalif gruplar tarafından devrilmişti.
UAEA: “İran, 20 yıldır ilk kez nükleer silahların yayılmasını önleme yükümlülüklerini ihlal etti”
İsrail'in saldırısı başlamadan önce, Birleşmiş Milletler’in (BM) nükleer gözlemcisi Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın (UAEA) 35 ülkeden oluşan yönetim kurulu, “İran'ın neredeyse 20 yıldır ilk kez nükleer silahların yayılmasını önleme yükümlülüklerini ihlal ettiğini” ilan etti. UAEA, dün yaptığı açıklamada, İsrail’in, İran’ın Natanz tesisindeki yeraltı zenginleştirme salonlarını doğrudan vurduğunu bildirdi.
Netanyahu, “İran'ın nükleer gelişimi engellenene kadar geri adım atmayacağını” vurgularken; Trump, “İran'ın zenginleştirme konusunda katı kısıtlamaları kabul etmesi halinde İsrail saldırısının sona erebileceğini” söylemişti.
İran nükleer silahlanmayı reddederken İsrail, sessizliğini koruyor
İran ise, nükleer silah arayışını reddetmişti. Ancak İran, uluslararası Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması'na (NPT) taraf olarak zenginleştirme de dahil olmak üzere barışçıl amaçlarla nükleer teknolojiye sahip olma hakkına sahip olduğuna işaret ediyor.
Bunun yanı sıra NPT'ye taraf olmayan İsrail, Orta Doğu'da nükleer silahlara sahip olduğuna inanılan tek ülke olarak tahmin ediliyor. Ancak İsrail, bu konuya ilişkin henüz resmi bir açıklama yapmadı.
İsrail, İran’a yönelik saldırılarını tırmandıracak
İsrail, “şu anda İran hava sahasını kontrol ettiğini ve önümüzdeki günlerde harekatı tırmandırmayı planladığını” belirtti. Ancak Batı medyasında İsrail’in, “ABD İran’a yönelik saldırılara doğrudan katılmadan, bir dağın altına kazılmış Fordow gibi derinlere gömülü nükleer tesislere darbe vurmakta zorlanacağı” şeklinde değerlendirmeler yapıldı.
İran ve Katar tarafından paylaşılan dünyanın en büyük gaz sahası Güney Pars'ın da aralarında bulunduğu sahalara yapılan saldırıların ardından küresel petrol piyasaları alarm durumuna geçti.